Karabağlar Belediye Başkanı Helil Kınay, Cumhuriyet Ege buluşmaları kapsamında büromuzda temsilcimiz Mehmet Şakir Örs ve çalışma arkadaşlarımızla bir araya geldi. Özelleştirmeden değil kamulaştırmadan yana bakış açısıyla Karabağlar için attığı ve atacağı adımlarla ilgili sorularımıza yanıt verdi.
* Sorunlarını yerinde belirlemek ve hızlı çözümler için “açık ofis” projesini başlattınız. Yurttaş ne istiyor?
Ben hayatım boyunca sahadaydım. Karabağlar’da farklı mahalellerde açık ofis kuruyoruz. İzmir’in en büyük ilçesi ve küçük Türkiyesidir Karabağlar. En büyük sorun da işsizlik ve yoksulluk. Herkes iş bulamamaktan, emekli maaşlarının yetmemesinden, sosyal yardımların yetmemesinden iki işte çalışan ya da asgari ücretle çalışanlar da aldıkları ücretlerin yetmediğinden bahsediyor bir anlamda dertleşiyor. Biz daha çok belediye olarak ne yaptığımızdan ne yapacağımızdan değil yurttaşın geçim sorunlarını konuşur olduk.
* Karabağlar’da istihdam ile ilgili çalışmalarınız neler?
İstihdam ofisi kurduk. Bu kadar çok işsizlik ve yoksulluk konuştuğumuz bir dönemde mayıs sonundan itibaren 825 kişi işe yerleşti bunların yarısı kadın 18’i engelli yurttaş. Karabağlar yoksulluğu en sert yaşayan bir bölge ve 400’ün üzerinde kadın istihdamının sağlanmış olması bizim için önemli.
‘EKONOMİK ŞİDDET YAŞIYORUZ’
* Sosyal belediyecilik hizmetlerinden bahseder misiniz?
Belediye hizmetleri olarak altyapı çalışmaları yani kalkınma çalışmaları da yürütüyoruz. Sosyal belediyeciliğin temel anlamı şu; kentin içerisinde yaşayan herkesin kentin refahını paylaştığı kültür-sanat faaliyetleri, sosyal etkinliklerle birlikte, eşitliğin sağlandığı, kentin bir adım öteye gittiği çalışmalar olarak tanımlanır. Günümüz Türkiye’sine baktığımızda sosyal belediyecilik maalesef artık bir yoksulluğa el uzatma noktasında. Temel belediyecilik hizmetleri yürütmeye çalışırken bizler de ekonomik şiddet yaşıyoruz. Bu ülkedeki herkes bir ekonomik şiddet yaşıyor şu anda biz kendi bütçelerimizle yurttaşımıza destek vermeye çalışıyoruz. Üç binin üzerinde sosyal destek kartıyla yurttaşımıza destek veriyoruz. Askıda mobilya, askıda kıyafet uygulamalarımız devam ediyor. Oyuncak, gıda, kırtasiye hizmetlerimiz devam ediyor, sosyal marketimizi açtık. Okul desteği, asker desteği, yaşlılarla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Eğitim destekleri devam ediyor. KARBEM dershanemizde eğitim desteği alan öğrencilerimiz var. MESEM, ÇEDES gibi eğitimin içinin boşaltılması, imam hatipler… 250 kişilik bir kız öğrenci yurdumuz var. Yurdun kapasitesini de artırmaya çalışıyoruz. Engelsiz masamızı geçen ay hayata geçirdik. Atatürk Gençlik ve Spor Merkezi’ni de altı ay içinde açacağız.
“KAMUDAN YANA DÖNÜŞÜM”
* Karabağlar’da kentsel dönüşüm ne durumda?
Karabağlar yıllardır, kentsel dönüşüm, altyapı ve doğal gaz ile konuşulmuş bir ilçe, temel sebebi de sağlıklı bir kentselleşme olmayışı. Göçle gelen ve gecekondu yapılaşmasının içinde kente dönüşememiş bir ilçe. 2025 Karabağlar’da dönüşümün başladığı yıl olacak. Yapılan her şey yurttaştan yana kamudan yana olacak. Kentsel dönüşümle sadece insanların binasını değil yaşamını da dönüştüreceğiz. Kendi mahallesi dönüşürken belediye yapısal anlamda da hukuksal anlamda da yurttaşın yanında olacak. Yurttaşları bilgilendirmek için kentsel dönüşüm müdürlüğümüzü de kurduk. Yurttaşlar aldıkları hizmetle müteahhitlere hangi soruları soracaklarını ve haklarını da bilecek.
“KAMULAŞTIRMADAN YANAYIM”
* Altyapı ve ulaşım sorunlarından bahseder misiniz?
Doğal gazı olmayan mahalle olmasın diye mücadele ediyoruz. Ulaşım konusunda ise yaklaşık 10 yıldır kangren haline gelmiş Dostluk Bulvarı mayıs ayı başı itibarıyla trafiğe açılacak. Diğer kavşaklar içinde çalışmalar başlayacak. Sokaklarımızda asfalt seferberliğimizi başlattık. 20 bin ton asfalt serimi yaptık. En çok gurur duyduğum çalışmalardan birisi de özelleştirmeden yana değil kamulaştırmadan yana bir başkan olarak kendi imkânlarımızla hizmetlerimizi gerçekleştirmek. Bu anlamda asfalt yama robotu satın aldık. Her şeyi kendi imkânlarımızla yapacağız. Hükümetin de bize yaşattığı ekonomik şiddete bakarak her çalışmayı kendi imkânlarımızla yapmalıyız.
“İYİ Kİ KADIN PROJELERİ VAR”
* İyi ki bu projeyi yaşama geçirdim ya da geçireceğim dediğiniz projeniz hangisi?
Türkiye’de ne kadar yoksulluk yaşıyorsak Karabağlar’da da o kadar yaşıyoruz. Türkiye’deki erkek görünürlülüğünün içerisinde kadın ve çocukların görünmediği bir yer Karabağlar. “Kadının ne işi var Karabağlar’da, kadın seçilemez” dilinin görünürlülüğünü sağlıyorum ve belediye hizmetlerinde kadın ve çocuklara yaptığımız çalışmalarla ilgili “İyi ki yaptık” diyorum. Kadınlar toplumsal şiddet, ekonomik şiddet ve Türkiye gerçeklerinin ortasında hem ailesine hem yaşlısına bakmak ve tüm yükü taşımak zorunda. Kadınlar için eğitim merkezleri, kadın emeği pazarları gibi projelerimiz var küçük görünen adımlarda aslında kadınların geleceğine yatırım yapıyoruz.
“EKONOMİK VE SİYASAL DARBE YAPIYORLAR”
* Hükümetin CHP’li belediyelere SGK ve vergi borcu üzerinden uyguladığı baskıyı hissediyor musunuz?
İzmir’i amiral gemisi olarak tanımlayan genel başkanımız Özgür Özel’in dediği gibi, İzmir Büyükşehir Belediye’miz başta olmak üzere ilçe belediyelerine de baskı yapılıyor. Bu ay içerisinde kesintiler olacak ve ilçe belediyeler de de aynı sıkıntılar yaşanacak. Ekonomik ve siyasal darbe uyguluyorlar, ekonomik şiddet gösteriyorlar. Büyükşehir’e gelen her darbe, ilçe belediyelerini de vuruyor ve biz çok etkileniyoruz. Bu konunun bir borç meselesi olmadığı açık. Bir sopa olarak kullanılıyor. Hedef, halkın hizmet almasını zorlaştırmak.
* Kaçak cemaat yurdunun yıkım işlemleri ne durumda?
Yapı kaçak ve hukuksuz olarak ilerlemiştir. Elektrik ve su bağlantıları için de alınmış bir izin yok. Süreci engellemeye çalışan kişiler hakkında da suç duyurusunda bulunduk. Kaymakamlıkla valilikle emniyetle sürekli temas halindeyiz. İçeride ne olduğunu bilmiyoruz. Çocuk mu var, kadın mı var? Bunun tespit edilmesi lazım. Emniyet desteği gelmiş olsaydı ilgili kurumlar kendi görevlerini yerine getirmiş olsaydı bugün bu konuyu konuşmazdık. Burada görevini yerine getiren tek kurum biziz. Ama bizim dışımızdaki bileşenler görevlerini yapmadığı için sonuç alınamıyor.
